top of page

Çocuk Her Şeye Hayır Diyor!



Öncesinde her şeyini kendim ayarladığım ve belirlediğim çocuğum bana sınırlar koymaya başladı. Ne zaman yemek yiyecek? Ne zaman üstü değişecek? Ne zaman uyuyacak? vb. Benim düzenime ayak uyduruyordu. Artık büyümeye başladı tabii ki!

Artık benim ona koyduğum sınırları ve kuralları zorluyor. Yemeği oturarak mutfakta yemesi, yatak odasında uyuması, tehlike oluşturacak hareketlerinin kısıtlanması, abur cubur yemek istemesi ve uyku saatleri gibi belli başlı kurallara uymak zorunda tabii ki!

Asla ödün veremem ama bu konuda da benim sınırlarımı zorladığı zamanlar oluyor ve bunu ustalıkla yapıyor. Bir kere bile ödün versem biliyorum ki bu kurallar ve sınırlar bir daha asla uygulanabilir olmayacak. Bu nedenle belli başlı konularda taviz verilmeyeceğini bildiği için, bu durumlara zamanla alışıyor ve bir süre sonra sınırlarımı zorlama çabasına girmiyor.

Bunların dışındaki konularda kendi sınırlarını belirlemesine, bana sınır koymasına izin veriyorum. Hayır kelimesini henüz söylemiyor ama bana "olmaz" diyor.

Mesela bir sabah mama sandalyesine oturtuyorum ve hop diye ayağa kalktığı için kemerini bağlamak istiyorum. Kemerini bağlamaya çalışırken olmaz diye sert çıkıyor bana. Bende ona saygı duyarak onu sandalyeye bağlamıyorum ama kalkacağını ve düşebileceğini bildiğim için onu sandalyeden çıkarıp yere bırakıyorum.

Onun istediği oldu ve bu durum çok hoşuna gitti, ancak benim istediğim de oldu ve tehlikeli bir durumdan kurtarmış oldum. İkimizde bir kriz yaşamadan yemek yemeği yarım saat erteledik ve yarım saat sonra kendisi oturup kahvaltı etmek istedi.

Sonuç olarak hayır demeyi bir şekilde öğrenecek ve genel geçer herkesin uymak zorunda olduğu kurallar çerçevesinde kendi sınırlarını ve kurallarını da belirleyecek.

Özetle çocuklara saygı duymayı öğretmek ve onlara saygı duyulduğunu hissettirmek de çok önemli bu dönemde.

Bunların yanında parktan çıkmak istemezler, verdiğiniz her rüşveti reddederler.

"Gitmemiz lazım hadi bak sana dondurma alırım, onu alırım, bunu alırım, bir şuradan çıkalım da ne istiyorsan yaparım."

"Hayııırrr istemiyorummmmm, ben parkta oynamak istiyorum. (Nokta bitti...)"

Tabii hemen etrafa bakarsınız size bakan var mı? Şimdi rezil olacağız düşüncesiyle bin bir takla bin bir rüşvet, dakikalarca ikna çabaları... Çocuğa artan öfke, salgılanan stres hormonu ve gerim gerim gerilme de cabası tabii bizlerde.

Öncelikle tekrar dile getirmek istiyorum ki rezil olmuyorsunuz.


Bir sır vereyim mi?

Bunu o etrafta rezil olacağız şimdi dediğiniz insanlar da yaşadı ya da yaşayacak. Yaşamadılarsa daha çocukları miniktir ya da henüz çocukları yoktur. Gayet normal bir süreç ve yaş döneminin doğalında var.

Önce bir süreci bilelim tanıyalım ve rahatlayalım.

“Anormal bu çocuk” algısından uzaklaşalım.

“Ben kötü bir ebeveyn miyim?” sorgusuna hiç girmeyelim.

Özellikle 2 yaştan sonra daha çok karşılaşılan bir süreçtir. Her çocuğun gelişimine göre yaşlar değişiklik gösterebilir ancak her çocuk hayatının belli bir noktasında bu evreden geçecektir. Daha önce de belirttiğim gibi 2 yaş dönemi sendromlu bir dönem değildir. Evet halk arasında bilinen tabirleri var ancak sendrom bir bozukluğu gösteren bulgular ve belirtiler demektir. Çocukta herhangi bir bozukluk ya da anormallik yoktur. Daha önce de belirttiğim gibi çocuğun dönemsel gelişim sürecinin bir parçası olan, aile için yeni ve baş etmesi zaman zaman zor olan durumlar vardır.

Peki baş etmesi neden bu kadar zor?

Çünkü her şeyini kendimiz yapmaya alıştığımız bebeklerimiz artık özgürlüklerini ilan ettiler ve bizim için de yeni dönem başladı. Ne yapacağımızı? Nasıl davranacağımızı? Kontrolü nasıl bırakacağımızı bilmiyoruz. Evet kontrolü bir ölçüde bırakıp onun keşfetmesi için fırsat tanımamız lazım. Tabii ki belli sınır ve kurallar çerçevesinde.

Örnek olarak, artık çatal ve kaşığın kontrolünü çocuğa bırakıp kendi yemesine olanak tanırken, çatalı tehlikeli bir biçimde salladığında ona zarar vermesini engellemek adına duruma engel olarak kuralları anlatıp sınırımızı da koymalıyız.

Yeni dönemin kilit noktası çocuğu tanımak, anlamak, ona fırsat vermek, gereken yerde durmayı öğrenmesi için gereksiz her şeye "hayır" dememek ve gerekli "hayır" ları tüketmemek.

Her şeye "hayır, dur, yapma, olmaz, bana bırak, sen yapamazsın." derseniz gerektiğinde bu cümlelerin hiçbir etkisi olmayacaktır. Bu durumda da en çok zorlanan bizler olacağız. Çocuk yine yapacağını yapacak ancak bizim de yıpranmadan bu süreci geçirmemiz çok önemli.

19 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Kızıma Not!

bottom of page